Kore tatlısı deyince aklınıza ne geliyor?
Çok bir şey gelmedi değil mi? Yeşil çaylı pasta falan diye sallamayın şimdi birazdan anlatıcam 🙂
Güney Kore’nin başkenti Seul vizesiz uzakdoğu turizminde önemli adreslerden. Seul rehberinde de yazmıştım ama benim bir şehri gezerken olmazsa olmazlarımdan biri akşam üzeri yürümekten yorulduğumda bir kahve ve tatlı molası vermek!
Tabii tatlı için bulunduğum yerin özel bir pastahanesi, özel bir tatlısı varsa haliyle onu deniyorum. Seul’da gezerken de özellikle bu ilk tatlı zamanımı çok heyecanla bekledim ve karşıma Korean Dessert Cafe, yani Kore tatlı cafesi çıkınca başka yer aramadan girdim. Burası zaten zincir de olan oranın ünlü tatlı yerlerinden.
İçeride farklı tatlılar da vardı ama en öne çıkanları yaz aylarının vazgeçilmez Kore tatlısı olan bu resimdeki arkadaştı. Nasıl bir tatlıdır derseniz, rendelenmiş buz üstüne çeşitli tozlar/soslar dökmüşler ve tatlı yapmışlar, ama kime göre neye göre tatlı 😀
Evet canım, aynen kulağa geldiği gibi değişik bir yapısı olan bu tatlılar porsiyon olarak oldukça büyük bu yüzden iki kişi birleşip bir tatlıya girmeyi düşünebilirsiniz. Zaten benim gördüğüm tüm masalar bu şekilde en az iki kişi yiyordu. Tabii tek gezmenin cilveleri tatmak için bile olsa mecbur full porsiyon!
Normalde bir tatlıyı full porsiyon yemeye söylenmem tabii ki ama anlayacağınız üzere bu benim damak tadıma pek uymadı. Gerçi ben sosunu da iyi seçememiş olabilirim, belki çilekli falan seçseydim ne bileyim…
En klasiğinden olsun istedim bunu önerdiler. Üzerindeki kahverengi tozdan leblebi tozuna benzeyen bir tat aldım. Normalde kar tanelerini de kahveyi de severim ama ne yalan söyleyeyim benim niyetim kahve yanında tatlı molası olduğundan bu denemem kendi adıma gayet başarızdı 🙂
Yine de yolunuz düşerse yazın denenmesi gereken tatlılarından olduğunu düşünüyorum. Bu arada bunu denediğim yer olan Korean Dessert Cafe son bir kaç yılda sırf özellikle bu geleneksel tatlıya modern revizyonlar yaparak çok popüler hale gelmiş ve mantar gibi ther yerde türemiş.