Helsinki gezilecek yerler için rehber hazırlamak sanırsam en kolay rehberlerden çünkü gezilecek yerler az ve kompak 😀 Tabii bu şehirde yapacak şey yok anlamına gelmiyor. Ama 2 günde rahatça gezebileceğiniz bir şehir. `Daughter of Baltics`, Baltiklerin kızı olarak da bilinen bu güzel şehire dair hazırladığım Helsinki gezi rehberi içinde Helsinki gezilecek yerler neler, Helsinki’nin nesi ünlü, ne yenir, daha önemlisi Helsinki’de nerede yenir şeklinde restoran tavsiyeleri ve detay önemli bilgiler bulacaksınız.
Her zamanki gibi önce özet bilgilerle başlıyoruz.
Ulaşım: Helsinki’ye bir çok direk uçuş var, ama genelde benim de yaptığım gibi Riga-Talinn-Helsinki rotası olarak gezildiğinden her saat olan feribot ile Talinn üzerinden de kolayca ucuza gelebilirsiniz.
Havaalanı ulaşım: Hava alanına gidiş geliş için tren en hızlı ve pratik yol, yaklaşık 30 dk sürüyor. Üstelik trenler oldukça modern ve konforluydu. Internetten araştırdığım ve kaldığım yerin de söylediğine göre bilet 5.5 euro demişlerdi ama bilet makineden bir Finli kardeşimizin de yönlendirmesiyle havaalanı seçip, Helsinki Adult biletini 2.90‘a aldım. Bilet kontrolü de oldu ve sıkıntı yaşamadım. Hava alanından merkeze taksi ise 30-40 euro civarı.
Vize: Schengen vizesi
Para birimi: Euro
Gezilecek yerler: Senato meydanı, Lutherian Kathedrali (beyaz), Uspenski Kathedrali (kırmızı), Tas Kilise (tas J), Market meydanı, Sibelius anıtı, Suomenlinna deniz kalesi, Aleksanterinkatu alıs veris caddesi, Eira bölgesi deniz kenarı
Yeme İçme: Özellikle geyik eti ve deniz ürünleri, korvapuusti (tarçınlı çörek), esmer çavdar ekmeği, Piirakat ya da piirakka (pirinçli çörek) ve filtre kahve, Detaylar restoran tavsiyeleri ile birlikte Helsinki’de ne yenir
Fiyatlar: Helsinki ucuz bir şehir değil. Sandviçler 3-5 euro, kahve 3-5 euro, kola 2-4 euro, porsiyon yemek 10-35 euro, bira 6-8 euro gibi örnekleyeyim. Ama göreceli olarak ucuz alternatifler de sunan bir yer. Bir kere her yerde süper market var. Oradan içecek, hamur işi, kahve vs alabilirsiniz. Ama dışarıda yediğinizde ucuz fast food bile yeseniz yemek artı içecek 8-10 euro diye düşünerek bütçenizi planlayın. Müzelerin girişleri ise genelde 10 euro civarı. (şehir müzesi ücretsiz) Tüm atraksiyon ve restoranların fiyatlarını detaylarında yazdım.
Helsinki card: 24 saatliği 46 euro, biraz tuzlu. Alırsanız özellikle Suomenlinna’ ya gidiş, oradaki tur ve müzelere ücretsiz girişte işinize yarayacak, bir de hop on hop off otobüsü ve 1.5 saatlik bot turu ile 10 dakikalık 4D atraksiyonu ücretsiz oluyor. Bunları zaten yapacaksanız fiyatını oldukça çıkartıyor, ama şehir yürümeyle de gezilebilecek büyüklükte onu da belirtmiş olayım. Suomenlinna fiyatlarını ise aşağıda yazdım. Şehir müzesi ücretsiz ama dizayn müzesi olsun (10 euro) Suomenlinna’daki diğer müzeler olsun ücretli.
Bonus: Normalde gittiğim yerlerde, yerel dilde hiç değilse merhaba, günaydın, teşekkürler falan demeyi öğrenirim ama söz konusu Fince olunca patladım , ne yapsam aklımda kalmadı 😀 Yine de bir kaç önemli kelime bilgisi şurada dursun belki sizin diliniz benden daha iyi döner 🙂
Günaydın: Hyvää huomenta
Teşekkürler: Kiitos
Hoşçakal: Näkemiin ya da mai mai
Helsinki’ye gitmeden Finlilerin biraz içe dönük karakterde, asosyal ve çekingen olduğunu duymuştum. Hatta şu şakayı çok yaparlar:
İçe dönük bir Finliyle dışa dönük bir Finliyi nasıl ayırırsın? Dışa dönük olan kendi ayakkabıları yerine senin ayakkabılarına bakıyordur 😅
Ama neyse ki benim deneyimim bu olmadı, mesafelerini koruyorlar ama güler yüzlü ve yardımcılar. Ve sanırsam hepsi İngilizce konuşuyor. Sordum okulda iyi öğreniyoruz dediler 🙂
Helsinki’ye dair ilk izlenimim, ne kadar çok alış-veriş merkezi var oldu. Ben Riga ve Talinn rotasından gelince tabii şehir merkezinde bir çok AVM görmek falan şaşırttı tabii. Bir de Helsinki’de turistik olarak daha çok şey var sanıyordum ama bunu kötü anlamda söylemiyorum, zaten 2.5 gün planlamıştım gezimi, darlanmadan sıkıştırmadan rahat rahat gezdim. Ve şehirde metal severlerin genci ve yaşlısıyla çokluğu ve giyim tarzları da benim için üniversite yıllarıma güzel bir nostalji oldu. ( Bilmeyenler için özellikle heavy metal müzik alanında bir çok ünlü Finli grup var, haliyle yerinde de popüler)
İlk izlenimlerden sonra gelelim Helsinki gezilecek yerler neler detaylarına 🙂
Helsinki gezilecek yerler
Helsinki gezilecek yerlerin en başında tabii ki merkezde bulunan devasa Helsinki Lutheran kathedrali ve Senato meydanı geliyor. Bu meydanda üniversiteyi de göreceksiniz.
Bu kathedral Sovyet Rusların Finlandiya’yı yönettiği dönemde yapılmış. Hava iyiyken merdivenlerinde oturan, kitap okuyan, müzik dinleyen, aşağıdaki meydanda dans eden ve tabii ki fotoğraf çeken onlarca kişi göreceksiniz 🙂 İçerisi ise dışı kadar heybetli değil. Buranın merdivenlerinde oturup meydanı izlemek yazın bence Helsinki’de yapılması gereken aktivitelerden. Tabii tur otobüsleri sürekli civarına park ettiğinden foto çekmek zor olabiliyor!
Bu arada Helsinki’de görmeniz gereken 3 kilise var, beyaz, kırmızı ve taş olan diye kodlayın herkes öyle yapıyor 🙂 Bu ilk bahsettiğim beyaz olanıydı.
Kırmızı olan Uspenski kathedrali, zaten market meydanına indiğinizde hemen arkada göreceksiniz, yakın yürüme mesafesinde o yüzden market civarındayken görmenizi öneririm. Bu iki kathedrale de girişler ücretsiz.
Market meydanı ise hemen Senato meydanına yakın adından anlaşılacağı üzere açık hava marketi ama her gün orada. (Tabii havalar iyiyken) Market meydanı biraz kaotik bir yer; etrafına bakınan turist kafileleri, yiyecek içecek kuyrukları ve hemen yanı başındaki feribot rıhtımı ve bir de onun kalabalığıyla tam bir curcuna olabiliyor.
Ama özellikle arka planda kırmızı kilise, deniz, tekneler ve dönme dolabıyla birlikte fotojenik ana atraksiyonlardan biri ve Helsinki deneyimlerinden biri de burada bir şeyler atıştırmak.
Tavsiyem burada normal yemektense kahve ve çörek yada tatlı olarak bu deneyimi yaşamanız, çünkü fiyatları hem Helsinki ortalamasına göre daha yüksek ve tadı da daha iyi değil. Dediğim gibi sadece Helsinki deneyiminin bir parçası 🙂
Bu arada bu civardayken göreceğiniz heykel/çeşme Havis Amanda olarak geçiyor, 1906’da yapılmış. Esplanadi Parkı yine hemen yakında ama bence Avrupa için küçük ve yeşilliği az bir park 🙂
Aleksanterinkatu ana alışveriş caddelerinden, zaten göreceksiniz baya bizdeki gibi AVMleri ve dükkanları yaygın. Sadece binalar daha gotik stilde 😂 Hard Rock cafeciler cafelerini bu sokak sonunda ki şehir merkezinde bulabilirler. Stockmann Finlilerin baska ülkelerde de olan yerli AVMleri.
Helsinki gezilecek yerler arasında benim merak ettiklerimden biri de Sibelius Anıtı idi. Burası biraz merkezden uzakta kalıyor ama mutlaka gidin, ünlü müzisyen Jean Sibelius anısına yapılmış, hem devasa metal borularla ilginç bir anıt, görüntü olarak güzel foto veriyor :), hem de Helsinki’nin mutlaka görmeniz gereken cafesi 130 yıllık deniz kenarındaki şirin tahta eviyle Cafe Regatta bu civarda. (Cafe Regatta’yı yeme-içme kısmında yazdım detaylı burada uzatmıyorum ama gidin lütfen :))
Rock kilisesi yani Taş kilise ise Helsinki’deki en ilginç yerlerden. Hatta gördüğüm en farklı kiliselerden olması itibariyle de ayrıca not ettiğim bir yer. Özelliği bir taş yatağına yapılmış, gerçekten taştan yapılma bir kilise olması. Haliyle hem dışarıdan hem içeriden ilginç bir görüntüsü var. İçini de klasik kiliseler gibi dini dekorla boğmadıklarından oldukca ferah ve modern bir kilise. Yalnız diğer iki kiliseden farklı olarak buraya giriş ücretli, ama sadece 3 euro. (Hemen yanıbaşındaki kilise cafeden alırsanız bileti 2.5 euro). Helsinki gezilecek yerler arasında burayı görmezseniz olmaz öyle diyeyim 🙂
Helsinki’de şöyle sakin, huzurlu, deniz manzarası isteyenler ise Eira semtinin özellikle deniz civarı kısımlarına gitmeli. Burası hem güzel manzaraları hem de deniz kenarındaki kafeleri ile sakin ve keyifli zaman geçirebileceğiniz yerler.
Hemen bu noktada araya kısa bir yol hikayesi anlatayım 🙂 Bu civara ilk geldiğimde manzaraya bakarken, yaşlıca bir beyefendi `Aa geline bak, ne kadar güzel gördün mü` diye benle konuşmaya başladı. Zaten gelin ve fotoğraf çekimi varsa manzara iyidir doğru yere geldim diye düşündüm ve `evet, çok güzel gerçekten `diye cevapladım. Amcayla kısa bir konuşma yaptık, klasik nereden geliyorsun sen nereden geliyorsun vs. Amca aslında Danimarkalıymış 7 yıldır burada yaşıyormuş ama burada yaşamak zor dedi. Ben de verdiği cevaptan sonra keşke sormasaydım dedim ama o an bilmediğimden tabii “ ee niye gelmiştiniz ki buraya` dedim, amca bir an duraksadı ve `kayıp aşk (lost love) ` dedi. İçim cız etti sorduğuma pişman olmuştum bile ama maalesef sormuş bulundum bir kere. Burada iki çocuğum var biri 24 biri 30lu yaşlarda, bir süre daha burada olacağım dedi. Sonra konuyu değiştirdik. Türkiye’den geldiğimi duyunca `Bak` dedi `İlginç bir şey anlatayım sana. Benim büyük büyük babamın Osmanlı İmparatorluğu‘ndan madalyası vardı` . Şaşırdım tabii, aa hayırdır ne iş yapıyordu diye sordum ama zaten amca anlatıyordu bile ! Büyük büyük babası bahçıvanmış, ve yaptığı hizmetler karşılığı madalyaya layık görülmüş. `Aile içinde şakalaşırdık` dedi, `haremlerin bahçesini dedemiz yaptı diye 🙂 `
Sonra amca bana yol tarifi verdi şuralara git diye ve ayrıldı. Ama o `kayıp aşk` kısmı ve üstünden 7 yıl geçmiş olmasına rağmen acısını amcanın yüzünde net görmem bende unutmayacağım bir anı oldu. Keşke daha çok konuşup zaman mı geçirseydim bu tek yaşlı amcayla diye vicdan yapmadım değil!
Evet konumuza geri dönüyoruz 😀 Ne diyorduk Helsinki gezilecek yerler ! Helsinki’ye geldiğiniz andan itibaren ve gelmeden önce baktığınız her Helsinki gezi rehberinde sapık gibi Helsinki’nin en popüler atraksiyonu Suomenlinna deniz kalesine mutlaka gitmelisiniz izlenimi verilecek. Hatta ben Helsinki’de 5-6 saati olana bile buraya gitme tavsiyesi verildiğini gördüm o derece 😅
Buraya feribot ile gidebiliyorsunuz, kısa 15 dakikalık bir yolculuk. Şehir hatları (HSL line) en ucuzu ama diğer özel hatlarla da gidiş-dönüş 7 euroya bilet alabilirsiniz. Buranın özelliği UNESCO Dünya Mirası listesinde olması. Askeri savunma yeri olarak tarihi önemi var, ancak şimdilerde yerellerin ve turistlerin mesire yeri olmuş. Ada da cafeler, müzeler, hatta market bile bulunuyor. 11 euroya rehberli bir yürüme turuna katılabilirsiniz, ben öyle yaptım çünkü başka türlü buranın bu kadar popüler olma olayı nedir anlayamam dedim 😀 güzel yer ama Finlandiya’nın bir numaralı atraksiyonu deyince de insan daha bir özel birşey bekliyor 😂 civarda iki ada daha var.
İsveçliler (tarihle arası iyi olmayanlar için 500 yıl Finlandiyalılara hükmettiler) ilk burayı Rusya’nın St Petersburg’u yapmasıyla savunma amaçlı kullanmak istemesiyle inşaya başlıyor. Bir ara Ruslar ele geçiriyor onlar da inşaata devam ediyorlar, Ama sonuçta tam kullanıldığı olmuyor. İlginç anektodlardan biri Finlanda iç savaşı sırasında (evet iç savaş olmuş) kazanan taraf diğer tarafı on binlerce kişiyi tutuklamış, hapsetmiş kamplara koymuş. Ve binlerce insan bu kamplarda açlıktan vs can vermiş (zaten nüfusları kaç diye düşünün bir de, ve savaş suçları ve kamplar maalesef her yerde olabiliyor). Bu karanlık dönemde, Suomenlinna’da bu kamplardan biriymiş. Şimdi güzel yeşil meydan olan yerde zamanında yüzlerce kişinin öldüğünü bilmek üzücü.
Suomenlinna içinde görebileceğiniz yerler arasında, bastionlar, kuru liman, Kral’ın kapısı, büyük meydan ve kalenin yapımına başlayan ölene kadar devam eden Ehrensvard’ın anıt mezarı, Suomenlinna kilisesi, Vesikko denizaltısı, ve çeşitli müzeler bulunuyor.Suomenlinna bir de yaz tiyatrosu var.
Bu arada Ehrensvard kim diyenlere, Suomenlinna’yi ilk inşa etmeye başlayan ünlü İsveç mareşali diyebiliriz. O da yavrum yazık ilk geldiğinde 2-3 yıl kalır dönerim diyormuş, 25 yıl daha kalıp üstelik eserinin bitişini de göremeden ölmüş. Ama cenazesine İsveç kralı bizzat katılmış hatta ilk devlet töreni cenazesi olmuş.O yüzden baya sevilen ve saygı gören birisi.
Bu arada Molotof kokteyli adı Finlilerden geliyor biliyor muydunuz 🙂 Kış savaşları döneminde zamanın Sovyet dış işleri bakanı Vyacheslav Molotov biz bombalamıyoruz ya Finliler açlar onlar sefiller, sadece komşumuza yardım paketi yiyecek paketi dağıtıyoruz diye ‘alternatif gerçek’ açıklamalarında bulunmuş. O dönemde Molotof kokteyli (ki zamanında baya işe yaramış çünkü dönemin Rus tanklarında havalandırma sistemi bir noktadan içeri hava çekip motoru soğutmak üzerine olduğundan, molotof kokteylini oraya atınca alevi içeri çekmiş oluyor ve tankın içindeki herkes de ölüyor) neyse ne diyordum, Finlilerde kinayeli olsun diye biz de yardımlarınıza karşılık size bir içecek/kokteyl yolluyoruz (ya da gönderdiğiniz `yiyecek paketlerinin yanında gitmesi için içecek` şeklinde Molotof kokteyli diyorlar.
Bu hikaye ne alaka, çünkü adada ki sadece bir kaç özel mülk ev sahibi kuşaklar boyu asker olan ailelerin, ve bu evlerden birinin dedesi bulmuş molotof kokteylini 🙂 Rehber öyle dedi valla ben onun yalancısıyım 😀
Helsinki gezilecek yerler de son olarak Hietalahti yemek marketindende bahsedeyim. Burası farklı ve güzel yiyecekleri dünya mutfağından lezzetleri bir arada görüp fotoğraflamak ve denemek isteyenler icin ideal kapalı bir market alanı. İçerisinde sıra sıra yemek mekanları ve bir kaç elişi dükkanı var.
Helsinki gezilecek yerler olarak şimdiye kadar bahsettiklerim zaten şehrin ana atraksiyonları. Ama Helsinki’de bir de eğlence parkı bulunuyor. Özellikle çocuklu gezginler ilgilenebilir, haberiniz olsun. Buraya giriş ücretsiz ama içerisindeki atraksiyonlara binmek biletli tabii ki.
Bir de tam olarak Helsinki gezilecek yerler sınıfına giriyor mu emin değilim ama saunaya gitmek bizde hamama gitmek gibi populer bir aktivite ve Helsinki’de ne yapılır listelerinde üst sıralarda bulunuyor. Ama ben yazın gidince her ne kadar hava çok sıcak olmasa da hiiç saunaya gidesim gelmedi, o yüzden bu konuda tavsiye verip, deneyim aktaramıyorum kusura bakmayın 😀
Yani şimdi böyle tek tek yazınca o kadar da az değilmis yaw Helsinki gezilecek yerler 🙂 O zaman bu kısmı bitirdiğimize göre, gelelim Helsinki’de ne yenir nerede yenir şeklinde herkesin favorisi yeme içme işlerine.
Evet, geldik sona. Yani Helsinki gezilecek yerler az deyip yine bu kadar uzun bir yazı yazdım ya ne diyeyim 😀 Buraya kadar sabredip okuyanlara teşekkürler, umarım yararlı bilgiler verebilmişimdir. Her zamanki gibi bir sorunuz ya da Helsinki gezi rehberi için ilave yapmak istediginiz şeyler olursa yorumlara beklerim!